Ortaokullardaki Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi hakkında veli görüşleri

Abstract

Çocuğa din eğitiminin verildiği ilk yer ailedir. Çocuk için din eğitiminin temelleri ailede atılır. Okuldaki din eğitimi ise o temellerin üzerinde inşa edilir. Buradan anlaşılacağı üzere hem aile hem de okul, çocuğun din eğitiminde önemli roller üstlenmektedir. Çalışmamızda Ortaokullardaki Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden aile büyüklerinin beklentileri araştırılmıştır. Çalışmamızda nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış görüşme formu tercih edilmiştir. Araştırmanın örneklemi 24 veliden oluşmaktadır. Katılımcı velilerin %50'si erkek %50'si kadındır. Katılımcılar farklı meslek guruplarından oluşmaktadır. Bu araştırma giriş, üç bölüm ve sonuçtan meydana gelmektedir. Girişte araştırmanın amacı ve önemi, problem ve alt problemleri, varsayımlar, sınırlılıklar ve ilgili çalışmalara yer verilmiştir. Birinci bölümde araştırmanın kavramsal çerçevesi yer almaktadır. İkinci bölümde ise araştırmanın yöntemine yer verilmiştir. Üçüncü bölümde öğrenci velileriyle yapılan görüşmelerden elde edilen bulgular ve yorumlara yer verilmiştir. Sonuç kısmında ise araştırma sonucunda elde edilen tespitler ve öneriler yer almaktadır. Araştırmamızın sonucunda velilerin, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerinden ve okul yönetiminden beklentilerinin neler olduğu tespit edilmiştir. Araştırmamızda velilerin, dersin içeriği hakkında beklentilerine ve görüşlerine de yer verilmiş olup velilerin içeriğin zenginleştirilmesini istedikleri tespit edilmiştir. Velilerin Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin verilmeye başlandığı zamanın geç olduğunu düşündükleri, çocuklar eğitim-öğretime başladığında dersin verilmeye başlamasını istedikleri tespit edilmiştir. Velilerin Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeninden dersi ve kendini sevdirmesini, davranışlarıyla örnek olmasını, donanımlı olmasını, dersi iyi anlatmasını, anlattıklarıyla yaşadıklarının uyumlu olmasını bekledikleri tespit edilmiştir. Velilerin ders saatini yetersiz buldukları ve ders saatinin arttırılmasının yanında dersin uygulamalı olarak verilmesini de istedikleri, dersin verimliliğinin arttırılmasını istedikleri, dersin çocukların davranışları üzerinde olumlu etkileri olduğunu düşündükleri, dersin toplumu birleştirip bütünleştirdiğini savundukları tespit edilmiştir.

The first place where religious education is given to the child is the family. The foundations of religious education for the child are laid in the family. Religious education in the school is built on those foundations. As it can be understood from here, both the family and the school play important roles in the religious education of the child. In our study, the expectations of family elders from the Religious Culture and Moral Knowledge course in secondary schools were investigated. Qualitative research method was used in our study. A semi-structured interview form was preferred as a data collection tool. The sample of the study consisted of 24 parents. 50% of the participating parents are male and 50% are female. Participants are from different professional groups. This research consists of introduction, three chapters and conclusion. In the introduction, the purpose and importance of the research, problems and sub-problems, assumptions, limitations and related studies are given. The first chapter includes the conceptual framework of the research. In the second part, the method of the research is given. In the third part, the findings and comments obtained from the interviews with the parents of the students are given. In the conclusion part, the findings and suggestions obtained as a result of the research are included. As a result of our research, it was determined what the expectations of parents from the Religious Culture and Moral Knowledge teachers and the school administration were. In our research, parents' expectations and opinions about the content of the course were also included and it was determined that parents wanted the content to be enriched. It was determined that the parents thought that the time when the Religious Culture and Moral Knowledge course started to be given was late and that they wanted the lesson to start to be given when the children started their education. It has been determined that parents expect the Religious Culture and Moral Knowledge teacher to make them love the lesson and themselves, to be an example with their behavior, to be equipped, to explain the lesson well, and to be compatible with what they experience with what they say. It was determined that parents found the course time insufficient and that they wanted the course to be given practically in addition to increasing the course hours, that they wanted to increase the efficiency of the lesson, that they thought that the course had positive effects on the behavior of the children, and that they argued that the course united and integrated the society.